Hasan Şevki Efendi’nin Tarihi Kolonya Şişesinden İlham Alan Parfümane Tasarımı

Zamana Karışan Bir İz: Hasan Şevki Efendi’den Parfümane’ye

Hasan Şevki Efendi Kimdir?

1882 doğumlu Hasan Şevki Efendi, Osmanlı döneminde koku ve kolonya üretimiyle meşgul olmuş nadir isimlerden biridir. Dönemin İstanbul’unda el yapımı esanslar, cam şişeler ve klasik etiket tasarımlarıyla tanınan Hasan Şevki, özellikle cam formlarıyla dikkat çeker. "Constantinople" ibaresi taşıyan ürünleri, hem yerli hem yabancı kullanıcılar için bir hatırlama nesnesi hâline gelmiş; dönemin zarafetini küçük bir cam şişede sabitlemiştir.

Şişelerindeki formlar, kapağın biçimi, etiketin zarafeti ve kullanılan yazı dili, yalnızca bir ürünün değil, aynı zamanda bir devrin görsel belleğinin parçasıdır. Bugün neredeyse unutulmuş bir üreticinin ardında bıraktığı bu nesneler, çağdaş bir markanın ellerinde yeniden anlam buluyor.

Parfümane Bu Tasarımdan Ne Aldı?

Parfümane’nin tasarım dili, geçmişin yüksek sesle anlatılmadan aktarıldığı bir yoldur. Bu doğrultuda, Hasan Şevki Efendi’nin kolonyasına ait arşiv şişesi, yalnızca bir nostalji öğesi olarak değil, üzerine düşünülmüş bir referans olarak yeniden okunmuştur.

Parfümane’nin yeniden tasarladığı şişede:

• Form sadakati korunmuştur.
  Boğazdan alta doğru incelen klasik cam siluet, özgün hâliyle birebir ölçülendirilmiş ve üretime aktarılmıştır. Şişenin taşıdığı dikey oran, hem geçmişten alınmıştır hem de yeni koleksiyonların imzası hâline getirilmiştir.

• Kapak detayına saygı gösterilmiştir.
  Hasan Şevki Efendi'nin şişesindeki metal görünümlü tepe formu, Parfümane’de zarif bir döküm kapağa dönüştürülmüş, fakat orijinal kontur korunmuştur. Bu detay, görsel hafızada doğrudan bir bağ kurar.

• Etiket estetiği yeniden yorumlanmıştır.
  Altın çerçeveli çiçek desenli etiket formu, Parfümane tarafından daha sade ama o dönemin tasarım dengesine uygun şekilde yeniden çizilmiştir. İçerikte yer alan modern font, bu geçmişi bugüne taşımakla kalmaz, aynı zamanda markanın duruşunu da temsil eder.

• Renk geçişleri ve saydamlık korunmuştur.
  Orijinal şişedeki zamanla solmuş altın renk, Parfümane’de bilinçli şekilde matlaştırılmış modern altın tonuyla sunulmuştur. Bu tercih, parlayan değil, kalan bir iz yaratma düşüncesine dayanır.

Bu tasarım yaklaşımı; bire bir kopyalamadan uzak, ama görsel hafızayı bilerek hareket eden, zamana saygılı bir dönüşümdür.

Bir Cam Şişede Sessiz Devamlılık

Parfümane’nin bu yaklaşımı, sadece bir tasarım tercihi değil; kültürel devamlılık ilkesine dayalı bir marka duruşudur. Bir döneme ait unutulmuş bir şişeyi, bugünün rafında yeniden yaşatmak, “yeniden üretim” değil, “devam ettirme” niyetiyle yapılmıştır.

Markalaşma açısından bu yaklaşım; geçmişe öykünen değil, geçmişi yaşayan bir çizgi sunar. Nostaljiye teslim olmayan ama onu yok da saymayan bir yapı inşa edilir. Böylece kullanıcı, yalnızca bir parfüm şişesi değil; hatıra taşıyan bir nesneyle temas kurmuş olur.

Her yeni üretim, bu izlekten sapmadan ilerler. Parfümane için bir ürün, yalnızca içerdiği koku değil; taşıdığı şekil, bıraktığı hissiyat ve dayandığı hafızadır.

Sonuç

Hasan Şevki Efendi'nin bir zamanlar camla şekil verdiği zarafet, bugün Parfümane’nin ellerinde modern bir sessizliğe dönüşüyor. Bu sadece bir estetik mesele değil; aynı zamanda kültürel bir vefa biçimi.
Zamana karışan bu iz, cam bir şişede sessizce duruyor. Konuşmadan anlatıyor.